Türkiye, anlaşmazlıkların barışçıl yollardan çözümü ve ara buluculuk konularında diplomasi masasında ve ihtilaf sahasında öncü rol oynamaktadır.
Küresel barış, istikrar ve refahın tesis edilmesinde ihtilafların barışçıl yollardan çözümünü öne çıkarmak, ara buluculuk konusundaki farkındalığı artırmak ve kapasite inşa çalışmalarına destek olmak hedeflenmektedir.
8. İstanbul Arabuluculuk Konferansı
3. İİT Arabuluculuk Konferansı
İİT Arabuluculuk Dostlar Grubu’nun Kuruluşu
AGİT Arabuluculuk Dostlar Grubu’nun Kuruluşu
Barış İçin Arabuluculuk Girişimi
Barış İçin Arabuluculuk
Girişim çerçevesinde tesis edilen ve ülkemizin eşbaşkanlık yaptığı “BM Arabuluculuk Dostlar” Grubu’nun başarısı, AGİT ve İİT’te de benzer grupların kurulması için ilham kaynağı olmuştur. Bu yıl sekizincisini düzenlediğimiz İstanbul Arabuluculuk Konferansları, çatışma çözümü ve arabuluculuk alanında dünyanın önde gelen platformlarından biri haline gelmiştir. Ülkemizin bu alandaki öncü konumu, Latin Amerika’dan Uzak Doğu’ya kadar farklı coğrafyalardaki ihtilaflarda üstlendiği kolaylaştırıcı ve arabulucu rolleriyle pekişmiştir. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından üstlendiğimiz aktif diplomatik çabalar ve kolaylaştırıcı rol bunun son örneğidir. Arabuluculuk faaliyetlerimiz faal, donmuş ve potansiyel çatışmaların yaşandığı çalkantılı bir coğrafyada bulunan ülkemizin yakın coğrafyasında ve dünya genelinde kalıcı barış, istikrar ve refah ortamının tesisi bakımından önemlidir. Ayrıca, bölgemizdeki sorunların barışçıl çözümü ülkemizin huzur ve refahı bakımından da büyük önem taşımaktadır. Dünyada barış ve istikrarın sağlanması kadar, bölgemizin her anlamda gerçek potansiyelini ortaya koyabilmesi ihtilafların barışçı bir şekilde çözüme kavuşturulmasından geçmektedir. Bu haliyle arabuluculuğun en az maliyetli çatışma çözümü yöntemi olduğunu söylemek mümkündür. Ayrıca, arabuluculuk alanındaki öncü rolümüz “Türkiye Yüzyılı” vizyonunun geniş bir coğrafyada yankı bulması bakımından da önem taşımaktadır.
Uluslararası Örgütlerde Eşbaşkanlık
Bölgesel örgütlerin, çatışmaların barışçı yollardan çözümü ve sürdürülebilir barış alanındaki kilit rollerinin bilincinde olan Türkiye, Finlandiya ve İsviçre’yle birlikte AGİT bünyesinde benzer bir Arabuluculuk Dostlar Grubu’nun kurulmasını sağlamıştır. Dünyadaki çatışmaların yarısından fazlasının İİT coğrafyasında cereyan ettiğinden hareketle, ülkemiz arabuluculuk faaliyetlerini İİT bünyesine de teşmil etmiştir. Kuruluşunun hemen ardından İİT içerisindeki en büyük temas gruplarından biri haline gelen İİT Arabuluculuk Dostları Temas Grubu’nun da eşbaşkanlığı ülkemizle birlikte Suudi Arabistan, Gambiya ve İİT Genel Sekreterliği tarafından yürütülmektedir. İİT içerisindeki faaliyetlerimiz sayesinde, Dışişleri Bakanları Konseyi tarafından İİT’in arabuluculuk kapasitesinin güçlendirilmesine dair 4 ayrı karar kabul edilmiştir.
Kavramsal ve Normatif Çerçevenin Gelişiminde Öncü Rol
Siyasetçiler, arabulucular, uzmanlar ve akademisyenleri bir araya getiren İstanbul Arabuluculuk Konferansları’nın sekizincisi, 10 Mart 2022 tarihinde İkinci Antalya Diplomasi Forumu’ndan önce ve aynı mekânda gerçekleştirilmiştir. 40’ı aşkın ülkeden 200’den fazla katılımcının iştirak ettiği konferansın yüksek düzeyli açılış oturumunda Sayın Bakanımıza ilaveten Kuveyt ve Filistin Dışişleri Bakanları da hitapta bulunmuş; AGİT GS Helga Schmid ve BMGS António Guterres ise video mesajla etkinliğe iştirak etmişlerdir. Ülkemiz ayrıca, 2017’de İİT Üyesi Ülkeler Arabuluculuk Konferansları serisini başlatmış olup, 2017, 2018 ve 2019 yıllarındaki konferanslara İstanbul’da ev sahipliği yapmıştır. Ayrıca, İİT üyesi ülkelerden genç diplomatlara yönelik olarak Diplomasi Akademimiz tarafından düzenlenen “Barış İçin Arabuluculuk” Sertifika Programlarına bugüne kadar 26 ülkeden 54 diplomat katılmıştır.
Sahadaki Arabuluculuk/Kolaylaştırıcılık Faaliyetlerimiz
Irak, Lübnan ve Kırgızistan’da iç uzlaşının sağlanmasına yönelik gayretlerimiz, Balkanlar’ın kalıcı barış ve istikrar ortamına kavuşması için Bosna-Hersek, Sırbistan ve Hırvatistan’ın katılımıyla başlattığımız iki ayrı üçlü iş birliği süreci, aynı şekilde Afganistan’da barış ve güvenliğin temini bakımından önemli role sahip Pakistan’la birlikte başlattığımız üçlü iş birliği mekanizması ile bölgesel sahiplenme ilkesi temelinde hayata geçirdiğimiz “Asya’nın Kalbi-İstanbul Süreci”, İran’ın nükleer programına ilişkin sorunun barışçı şekilde ve diyalog yoluyla çözümlenmesi için gayretlerimiz, Somali ve Somaliland arasındaki görüşmelerdeki rolümüz, Güney Filipinler barış sürecine desteğimiz ve son olarak Ukrayna ile Rusya Federasyonu arasındaki temasları kolaylaştırmaya yönelik adımlarımız bu çabalarımızın somut örneklerindendir. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından üstlendiğimiz etkin kolaylaştırıcı rol bağlamında öne çıkan faaliyetlerimiz; 10 Mart 2022 tarihinde Antalya’da düzenlenen “8. İstanbul Arabuluculuk Konferansı”ndan hemen önce ve 2. Antalya Diplomasi Forumu marjında, Rusya ve Ukrayna Dışişleri Bakanları’nı Antalya’da bir araya getirmemiz, Sayın Dışişleri Bakanımızın 16-17 Mart 2022’de Moskova ve Lyiv’e gerçekleştirdiği “mekik diplomasisi” mahiyetindeki ziyaretler, Rusya ve Ukrayna müzakere heyetlerinin toplantısına 28-30 Mart 2022’de İstanbul’da ev sahipliği yapmamız, 22 Temmuz 2022’de Ukrayna tahılının ihracına yönelik “İstanbul Anlaşması”nın imzalanmasında BM’yle birlikte oynadığımız rol ve anlaşma çerçevesinde İstanbul’da tesis edilen Müşterek Koordinasyon Merkezi’ne ev sahipliğimiz, BM Genel Sekreteri’yle birlikte 18 Ağustos 2022’de Lviv’i ziyaret eden Sayın Cumhurbaşkanımızın savaşın başlamasından sonra iki ülkeyi de ziyaret eden tek NATO ülkesi lideri olması ve her iki ülkenin Devlet Başkanları’yla tesis ettiği diyalog, Rusya ve Ukrayna arasında 22 Eylül 2022’de gerçekleştirilen esir takasında oynadığımız kolaylaştırıcı rol, Zaporijya Nükleer Santrali’ne dair konuların ele alınması için Rosatom ile Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı arasında yapılan toplantılara İstanbul’da ev sahipliği faaliyetleridir.